MHP'li Arzu Erdem'den Sanal Ölüm Tuzağı Uyarısı

MHP İstanbul Milletvekili Arzu Erdem, TBMM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, Sanal ölüm tuzağı olarak bilinen Mavi Balina, Momo, Mariam, Silent House ve Mavi Bebek gibi bilgisayar oyunlarının zararlarının önlenmesi konusunda çalışma yapılması gerektiğini söyledi.

 

15 TEMMUZ TÜRK MİLLETİNE KİMSENİN KEFEN BİÇEMEYECEĞİNİ GÖSTEREN ANLAMLI BİR GÜNDÜR

 

15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü, Türk milletine kimsenin kefen biçemeyeceğinin, Türkiye Cumhuriyeti devletinin kimse tarafından bölünemeyeceğinin en güzel örneği olan bir gündür. Türk milleti, demokrasisine sahip çıkmıştır. Rabb'im birliğimizi, dirliğimizi daim eylesin. Ayrıca, Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından, terörle mücadele kapsamında Yıldırım-1 Cudi Operasyonu başlatılmıştır. Rabb'im kahraman Türk askerimizin ayağına taş, gözüne yaş değdirmesin ve muzaffer eylesin.

 

SANAL ÖLÜM TUZAĞI 16 YAŞ ALTI ÇOCUKLARIMIZ İÇİN BİR TEHDİT HALİNE GELDİ

 

Çocuklarımızın hayatını tehlikeye sokan ve "sanal ölüm tuzağı" olarak bilinen Mavi Balina, Momo, Mariam, Silent House oyunlarının ardından son günlerde Mavi Bebek oyunu gündeme gelmiştir. Verdiği talimatlarla özellikle çocuklarımızı kendisine ve çevresine zarar vermeye yönlendiren ve hatta ölüme sürükleyen bu oyun, Facebook ve Instagram üzerinden "direkt mesaj" yoluyla yani bir link gönderilmesi yoluyla 16 yaş altı çocuklara ulaşmaktadır. 

 

ÇOCUKLARIMIZ BU TUZAĞA NASIL DÜŞÜYOR?

 

Şimdi, diyeceksiniz ki: "Bu çocukları bu oyun nasıl bulur?" Çocuklarda depresif bir durum varsa, özellikle birtakım içe kapanıklık ve intihar meyli varsa ve bunlarla ilgili, Google arama motorunda çocuklar tarafından bir arama yapılmışsa, işte, bu oyunun sahipleri bu çocukları buluyor ve onlara link gönderiyor. Burada dikkat etmemiz gereken: Aslında çocuklarımıza sahip çıkarken, duygusal durumlarında meydana gelen değişiklikleri anne ve baba olarak, hatta tüm akrabaları olarak yakından takip etmemiz gerekir çünkü aslında tuzaklar bu çocuklara bir şekilde ulaştırılıyor, aynı Mavi Balina'da olduğu gibi.

 

ÇOCUKLARIMIZA KORKU VE ÖLÜM ÇAĞRIŞIMLARI YAPILIYOR

 

Bir efsaneden türetilmiş, sanal bir oyun olarak bilinen Mavi Bebek oyunu -bakın, çok ilginçtir burası- banyoda ışıklar kapatılarak oynanmaktadır. Oyunu oynayan çocuklarımıza, banyoya girdikten sonra aynada gözlerine bakarak, ellerinde bir bebek varmış gibi, 13 defa "blue baby" diyerek sallaması talimatı verilmektedir. Belirli davranışları tekrar ederek, söyleyerek oynanan bu oyun, talimatlar yerine getirildiğinde oyunu oynayan çocuğun hayalet bebek göreceğine inandırılmaktadır. Banyoda, talimatlarla, hipnotik bir yönlendirme yapan oyun aracılıyla, korkunun yanı sıra çocuklarımıza ölümle ilgili çağrışımlar da yapılmaktadır.

 

BU OYUNLAR ÇOCUKLARIMIZI DEPRESYONA İTİYOR

 

Ergenlik ve öncesi dönemlerde, sanal âlemde, duyduklarını ve gördüklerini merak eden -ki bunu hepimiz biliyoruz, hepimiz buna şahidiz- çocuklarımızı takip ederken arama motorlarına neler yazdıklarını mutlaka takip edelim değerli milletvekilleri. Bu küçük çocuklar, artık bu küçüklükten çıkıp kendilerini ispat etmek adına, özellikle bu oyunlarda rüşdünü ispat niteliğini taşıyan hamlelerde bulunmaktadırlar ve kendilerine çok büyük zararlar vermektedirler. Böylelikle, söz konusu oyunlar sebebiyle çocuklarda depresyon, kaygı bozuklukları, davranış bozuklukları ve aynı şekilde suça eğilimde görülmektedir.

 

SİYASİ KISIR ÇEKİŞMELERİ BIRAKIP ÇOCUKLARIMIZ İÇİN BİR ŞEYLER YAPALIM

 

Çocuklarımız, bizim geleceğimiz ve en kıymetli varlıklarımız. Onların, fiziksel ve ruhsal sağlıklarını korumak hepimizin vazifesi, sadece annelerinin, babalarının vazifesi değil. Bizler, burada, siyasi kısır çekişmeler yapmak yerine aslında yapmamız gereken bu konularda çalışmaları hep birlikte yürütüp ve bunlarla ilgili sonuç elde etmek. Bu tür uygulamalar, çok ciddi boyutta denetlenmeli. Aslında son dönemde hepimizin yaşadığı ve hepimizin çok büyük rahatsızlık hissettiği sosyal medya ve dijital dünya üzerinden; hepimizin belki de biraz nasibini aldığı, nasibini alırken de çok büyük huzursuzluk hissettiği kişisel haklarımıza saldırıya kadar varan, hakaretlere kadar varan hususlar söz konusu. İşte, dolandırıcılık aslında dijital dünya üzerinden yapılmakta, tacizler dijital dünya üzerinden yapılmakta. 

 

İNTERNET SUÇLARINA YÖNELİK DÜZENLEME ŞARTTIR

 

Bu tarz ölüm oyunları, dijital dünya üzerinden çocuklara ulaştırılmakta ve yine sosyal ağlara baktığımızda; işte, Instagram, Facebook ve Twiteer'a baktığımızda da yine, gördüğümüz gibi, ahlak boyutlarını aşan ve bu anlamda insanların haklarına giren birçok eylem söz konusu. Sahte hesaplar üzerinden özellikle bunların tamamı yapılmakta. Bu hususta, gündeme taşıdığımız gibi, liderimiz Sayın Devlet Bahçeli Beyefendi'nin de dediği gibi, bizlerin de şu an sosyal medya hesaplarını kullanmamasının sebebi olan özellikle sosyal medya ve dijital dünyada bu tarz suçların işlenmesi durumunda mutlaka düzenlemenin getirilmesi, caydırıcı cezaların mutlaka devreye girmesi gerekmektedir.

 

BAŞKA İNSANLARIN HAKKINA GİRDİĞİNİZ ANDA ÖZGÜRLÜK SINIRI BİTER

 

Ve bu hususta yapılacak olan çalışmalarda, özellikle buna, hani hep şu söyleniyor ya "İşte ifade özgürlüğü, yok efendim bu benim hakkım ben istediğimi yazabilirim." siz başka bir insanın hakkına girdiğiniz an ifade özgürlüğünüzün sınırı biter ve suç başlar. İşte, burada dikkat etmemiz gereken en önemli husus bu. Hep birlikte inşallah bu konuya bir çözüm getireceğiz.